Dünyada her beş kişiden üçünün bir şirkete başvurmadan önce sosyal medya hesaplarına göz attığını biliyor muydunuz? LinkedIn’in 2019’da yayınladığı “Inside the Mind of Today’s Candidate” raporuna göre tüm profesyonellerin %49’u açık pozisyonlar hakkında bilgi almak için şirketlerin sosyal medya hesaplarını takip ediyor. Sosyal medya artık bir işveren hakkında bilgi edinmek için en güvenilir kaynak olarak görülüyor.

Özellikle pandeminin ve uzaktan çalışmanın etkisiyle işveren markası için sosyal medya üzerinden çalışanlara ve potansiyel yeteneklere gerçek zamanlı iletişimle ulaşmak hiç olmadığı kadar önem kazandı.

Bu yazıda, işveren markanızı sosyal medya araçlarıyla nasıl güçlendirebileceğinizi ve dünyadan en iyi işveren markası sosyal medya hesaplarını keşfedeceğiz.

Kurumsal Kültürünüzün Vitrini: İşveren Hesapları

2020 yılındayız ve bugün tüm markaların hizmetlerini farklı stratejilerle hedef kitlelerine tanıttığı sosyal medya kanalları bulunuyor. Fakat bir çalışan için, markanın ürün ya da hizmetinin ne kadar harika olduğu, orada çalışmaya karar vermesi için yeterli değil. Potansiyel yetenekler, bir işveren olarak o markanın neler yaptığını da bilmek istiyor. Bunu anlatmanın en modern ve kolay yolu da bir işveren markası hesabı açmak. LinkedIn, Twitter, Facebook ya da Instagram, hangi sosyal ağın markanız için uygun olduğunu düşünerek bu süreci hemen başlatabilirsiniz. Fakat bizim önerimiz hangi hedef kitleye sesleniyor olursanız olun, birden fazla kanalda farklı içerikler üreterek potansiyel ve mevcut çalışanlarınızın beklentilerini karşılamanız.

Hesabınızı oluşturduktan sonraki ilk adımınız ise benzersiz bir çalışan etiketi belirlemek olmalı. Eğer şirketinizin bir “çalışan değer önermesi” sloganı varsa, bu slogan sizin tüm kanallarınızda kullanacağınız biricik etiketiniz olabilir.

Adobe, 80’lerin başından beri teknoloji dünyasının lider markalarından biri. Merak, yaratıcılık ve sürekli gelişim kavramları üzerine inşa ettiği kurum kültürünü, #AdobeLife etiketi üzerinden paylaşıyor. Adobe’de çalışma hayatını merak eden bir aday, bu etiket üzerinden hem kurumun hem de çalışanların binlerce paylaşımına anında ulaşabiliyor. Ayrıca bu etiket dünya çapında farklı ülkelerdeki çalışanları da birbirine bağlayan bir sanal köprü rolü görüyor ve kurumsal kültürü samimi bir şekilde yansıtıyor.

Kurum kültürü genelde elle tutulamaz soyut değerlerden oluşur. Bu nedenle bu kültürü adaylara göstermeniz çok da kolay değildir. Fakat Microsoft’un sosyal medya kariyer hesabından paylaştığı bu fotoğraf aslında çok basit bir şekilde, şirketin işbirliği, güven ve destek değerlerini kanıtlamasına yetiyor.

Çalışanlarınız Marka Elçinizdir

Tüketicilerin %71’i influencerlar tarafından tavsiye edilmesinin bir ürünü satın alma olasılıklarını artırdığını söylüyor. Peki konu ürün değil de çalışacağınız iş yerini seçmekse? Bir şirkette çalışmanın gerçekte nasıl bir şey olduğunu en iyi kim bilebilir? Bir kurumun kültürünü en iyi şekilde yansıtan kapsamlı bir resmi en iyi kim sunabilir? Adaylar en çok kimin sözüne güvenir? Tüm bunların tek bir yanıtı var: çalışanlar! Sosyal medyada yaratmak istediğiniz işveren markası algısının yüzde 90’ı çalışanlarınızın söyledikleriyle şekillenir. Bu nedenle, pozitif bir marka algısı yaratmanın birinci koşulu önce çalışanlarınızı mutlu etmektir.

Mutlu çalışanlar kolayca markalar adına konuşan ve paylaşan birer elçiye dönüşebilir. Küresel telekomünikasyon devi T-Mobile, çalışanları marka elçisi olarak konumlandırma konusunda en başarılı örneklerden birini sunuyor. T-Mobile çalışanları, markanın kariyer hesabını kendileri yönetiyor, sürekli içerik üretiyor ve kurum kültürünü samimi bir şekilde ortaya koyuyor. Üretilen içeriklere bakıldığında hiç de amatör olmadıkları görülüyor. T-Mobile, çalışanlarına emanet ettiği kariyer hesabı için sosyal medya ve prodüksiyon alanında iç eğitimler sunuyor. Çalışanların ürettiği içerikler o kadar büyük başarı yakalamış ki, T-Mobile’ın marka hesaplarında ve web sitesinde de bu içeriklerin öne çıktığını görebilirsiniz.

Tamamen bir hesabı çalışanlara devretmek yerine paylaşımlı olarak, Instagram hikâyesi üzerinden çalışanlarınıza bir günlerini anlık olarak anlatmalarını isteyebilirsiniz. 24 saatte kaybolan bu içerikler özellikle FOMO (kaçırma korkusu) refleksiyle takipte kalan Y ve Z kuşağı sosyal medya kullanıcılarının büyük ilgisini çekiyor.

İnsan Hikâyelerine Yer Açın!

Sosyal medya hesabınızı çalışanlara emanet etmek fazla cesur bir karar gibi görünebilir. Çalışanların hikâyelerine yer vererek benzer bir etkiyi daha kontrollü şekilde sağlamak mümkün! Her çalışan kendi kişisel başarı hikâyesinin önemsenmesini ister. Ayrıca her aday da geleceğinde onu nelerin bekleyeceğini bilmek ister. Web sitenizde adaylara şirketinizde sunduğunuz fırsatları anlatabilirsiniz. Fakat bu, bir çalışanın örnek başarı hikâyesi kadar etkili olmayacaktır.

Akbank YouTube kanalında yayınlanan “Kendini Aşan Akbanklılar” video serisi, çalışan hikâyeleri için en güzel örneklerden birini sunuyor. Kamera karşısına geçen Akbanklılar kendi kariyer yolculuklarını anlatıyor, çalışma arkadaşları hakkında yorumlarda bulunuyor ve potansiyel bir aday için içeriden bilgiler sağlıyor.

Kariyer hesaplarında çalışan hikâyelerine yer veren bir diğer marka ise Amazon. Çalışanlarının hayattaki duruşlarını güçlendiren Amazon, Siyah Çalışanlar Ağı (BEN) sözcüsü olan çalışanının ilham verici bir konuşmasını da işveren markası hesabı olan Inside Amazon üzerinden yayınlıyor ya da karantina günlerinde eline gitarını alıp şarkı söyleyen bir çalışanının videosunu paylaşıyor.

Çalışan hikâyeleri konusunda bir başka başarılı örnek ise yüzün üzerinde ülkede faaliyet gösteren küresel konaklama şirketi Marriott International. Marriott Careers hesabı, yetenekli çalışanlarını tanıtan içerikleriyle hem hizmet kalitesini borçlu olduğu çalışanlarını onore etmeyi hem de marka algısını güçlendirmeyi başarıyor.

Faydalı İçerikler Hazırlayın!

Başka şirketlerde çalışan ve yakın zamanda iş değiştirmeyi düşünmeyen kişiler neden sizin kariyer hesabınızı takip etsin? Onun kariyeri için ilham ya da bilgi veren faydalı içerikler sunuyorsanız, neden olmasın! Bu tür içerikler hem mevcut çalışanlarınızın gelişimini desteklediğinizi gösterir hem de geleceğe yapılan bir algı yatırımıdır.

Türkiye’nin telekomünikasyon devi Türk Telekom, kariyer hesaplarında yalnızca çalışanlarına sunduğu faydaları paylaşmıyor aynı zamanda yaptığı canlı yayınlar ve uzman kadrosunun kariyer tüyoları paylaşımlarıyla öne çıkıyor. Sayfayı takip edenler özgeçmiş oluşturmanın tüyolarını Türk Telekom İşe Alım Uzmanı’ndan dinleyebiliyor ya da pandemi döneminde online olarak başlatılan “Birlikte Kariyer Sohbetleri” ile son trendleri takip edebiliyor. Ayrıca Türk Telekom sadece çalışanları değil, üniversite öğrencilerini de hedefliyor ve teknoloji alanında sosyal medya üzerinden pek çok yarışma ve eğitim düzenliyor.

Şirketlerin işveren markası sosyal medya stratejilerine baktığımızda, bugün özellikle yeni nesil şirketlerin ve teknoloji yatırımları için yetenekleri çekmek isteyen markaların öne çıktığını görüyoruz. Fakat bu yazıda örneğini verdiğimiz markalar dışında da pek çok köklü marka, her geçen gün hedef kitlelerine sosyal medya üzerinden birebir iletişimler yapıyor. Z kuşağı hakkında yapılan araştırmalar göz önünde bulundurulduğunda, sosyal medyada işveren rekabetinin hızla yükseleceğini söylemek yanlış olmaz!

waytosay